18 Eylül 2015 Cuma

Shokugeki no Souma

Yukihira Souma, babası ile birlikte küçük bir lokanta işleten kırmızı kafalı bi oğlandır. Hedefi bir gün babasını aşçılıkta geçip, lokantalarını daha iyi bir konuma taşımaktır. Hatta babası ile birçok müsabaka da yapar ama hepsinde yenilir. Bu onu daha da kamçılar ve daha güzel yemekler yapmak için çabalar.



Bir gün dükkana birileri gelir ve dükkanı yıkarak yerine rezidans yapıp, sonra da araplara (!) satmak istediklerini söyler ve bu konuda Souma ve babasını sıkıştırırlar. Bizimkiler tabii ki bu duruma sıcak bakmazlar ancak işler tehlikeli bir hal almaya başlar, adamlar bizim gariplerin dükkanını falan dağıtır. Maddi zarara uğrasalar da Souma bunu çözmenin bir yolunu bulur bulmasına ancak babası beklemediği bir şey yapar. Souma'ya, kayıt olanların sadece %10'unun mezun olabildiği, ülkenin en prestijli aşçılık okulunun sınavına girmesini söyleyen bir mektup bırakarak Avrupa'ya gider. Bu aşçılık okulu, tamamıyla alaylı bir şekilde yetişmiş olan Souma'ya farklı bakış açıları ve profesyonellik kazandıracak, öte yandan mezun olmayı başarabilen %10'luk dilime girebilmesi için de yeteneğinin yanı sıra ne kadar çabalaması gerektiğini gösterecektir.


Shokugeki no Souma mangası epey sevilen bir seri olmuş, dolayısıyla animeye uyarlanması gecikmemiş. Bu tip animeler genellikle kızların ilgisini çektiği için sanıyorum, mangaka ecchi öğeler de karıştırarak erkek okuyucu/seyircinin de dikkatini çekmek istemiş. Maşallah yemek yiyen herkes orgazmik zevklere doğru yelken açarken, kah donsuz kalıyor, kah memeler fora, ayılan bayılan mı dersin... Ben normalde ecchi girince bi seriye sinir olanlardanım ama burada yemeğin verdiği zevk ile iyi örtüştürülmüş gibi geldi bana. Öte yandan aç karnına izlemeyin daha da fena acıkıyorsunuz :)) Tok karnına bile acıkıyorsunuz... Her türlü acıkıyorsunuz yani kaçış yok. :)) Nefis yemekler icat ediliyor.






Karakter açısından da oldukça renkli bir seri olduğunu belirtmekte fayda var. Souma'nın arkadaşları olsun, rakipleri olsun oldukça kalabalık bir kadro mevcut ve habire yenileri de eklenip duruyor. Hepsi olmasa da birkaçını sıralayayım da ufak bi bilgilendirme olmuş olsun hem. ;)

Akademinin en başarılı ve en kıl öğrencilerinden Erina Nakiri'nin damak zevkinin çok özel olduğuna inanılıyor.
Megumi Tadokoro gayretli bir öğrenci
Souma ile aynı ekolden gelen Takumi Aldini, Souma'yı en büyük rakibi olarak görüyor.
Erina'nın kuzeni Alice daha çok füzyon mutfağından örnekler sunuyor.
Ryou Kurokiba, başına alevli bandanasını taktığı vakit başka bir şeye dönüşüyor.
Baharatlı yemekler Akira Hayama'dan sorulur.

Souma'nın babası basit bi aşçıdan öte aslında ;)
Et yemekleri deyince akla gelen isim İkumi Miko oluyor.



17 Eylül 2015 Perşembe

Ore Monogatari!!

Gouda Takeo, 2 metre boyunda, 120 kilo, genç irisi bir ergendir. Ürkütücü görüntüsünün tersine pamuk gibi bir kalbe sahip olan Takeo, etrafındaki kişilerce de çok sevilen ve saygı duyulan bir çocuktur. Basketbol hariç tüm spor dallarında iyidir, efendi ve naziktir, devamlı arkadaşlarının arkasını kollar... Takeo'nun aşk hayatı ise, hoşlandığı kızların en yakın arkadaşı olan Sunakawa'ya yazılması ile sınırlıdır. Yakışıklı Sunakawa'nın aşk hayatı ise Takeo'nun hoşlandığı kızları reddetmekle geçmiştir. 


Bir gün Takeo ve Sunakawa metroda tacize uğrayan bir kız görürler. Takeo, tacizciyi, kolunu kibrit çöpü gibi havada sallamak suretiyle, etkisiz hale getirerek kızı bu zor durumdan kurtarır. Adı Yamato Rinko olan bu sevimli kız, kahramanı olan bu dev adamdan çok hoşlanırken, Takeo ise kıza aşık olmuştur.


Öte yandan saftirik Takeo, kızın yine Sunakawa'dan hoşlandığını düşünmektedir. Sunakawa'nın kendisi yüzünden kızları hep reddettiğini ve böyle giderse mutlu olamayacağını düşünen Takeo, Yamato ile Sunakawa'nın arasını yapmaya çalışır. Bu büyük yanlış anlaşılmadan nazik Sunakawa'nın yönlendirmeleri sayesinde kurtulan ikilimiz, ilk aşklarını yaşamaya başlarken, tecrübesizlikleri ve komik hareketleri ile (bir el ele tutuşma macerası var, atom parçalanıyor sanki) gönüllerde taht kurarlar. 


Manga serisi çok sevildiği için animeye uyarlanmakta gecikmeyen Ore Monogatari (Benim Hikayem), inanılmaz sempatik bir çifti konu alırken, kah önyargılar, kah kıskançlıklar ile sınanan bir ilişkiyi de gözler önüne seriyor. Nefis pastalar yapan sempatik Yamato, iyi niyeti ve saflığı karşısında dilimizin tutulduğu Takeo ve coolluk müessesinin tarihini yazan Sunakawa ile bol bol güldüğümüz bir anime serisi olmuş bu.

Not: Streç film sahnesi anime tarihinin en kült sahnelerinden olmaya aday ben söyleyeyim şimdiden. :))) Ayrıca live action dizisi de geliyor.

Koca dudaklı iyi bi insan : Takeo

Yakışıklı ve cool : Sunakawa

Yüzük ağızlı Yamatocuk


2 Eylül 2015 Çarşamba

Akagami no Shirayuki-hime

Shirayuki, memleketi Tanburn sınırları dahilinde şifacılık yapan bir garip otacıdır. Sıradışı kızıl saçları ile de nam salmıştır. Bu saçların namını duyan memleketin mal değneği prensi Raji, Shirayuki'yi haremine almayı kafasına koyar. Güzellikle gelmezse zorla bu işi yapacağını da yaveri ile bir güzel bildirir. Fakirim Shirayuki buralarda daha fazla duramayacağını anlar, güzelim kızıl saçını kesip, prensin bulacağı şekilde ve  "al da bi tarafına sok" minvalinde geride bırakmak suretiyle yerini yurdunu terkeder. 


Komşu krallık Clarines sınırları içerisine vardığında Zen adında bir çocuk ile yolu kesişir. Yaralanan Zen'i şifacılığı ile iyileştiren Shirayuki, beyaz saçlı gencimizin dikkatini çekmekte gecikmez. Öte yandan Raji'nin peşine taktığı adamlardan Zen sayesinde kurtulan Shirayuki bir şeyi daha öğrenir; Zen, Clarines tahtının ikinci varisidir.

Prens Zen

Akagami no Shirayuki-hime, aynı adlı mangasından uyarlanan, shoujo bir anime serisi. 2016 yılında fazla bekletmeden ikinci sezonunun geleceği ise henüz duyuruldu. Zen ile Shirayuki arasındaki ilişki, sıradan anime ilişkilerinden farklı olarak, biraz disneyvari bir beyaz atlı (ya da beyaz saçlı mı demeli) prens hikayesi aslında. Bakalım hayatına Clarines sarayında şifacı olarak devam eden Shirayuki'yi nasıl deneyimler bekliyor, zamanla göreceğiz (fazla spoiler vermek istemiyorum bu konuda).

Karakterlere bakalım bi yine, ayıp olmasın :))

Shirayuki canım benim
Sempatik Zen

Mitsuhide ve Kiki devamlı Zen'in koruması modundalar
Ağaç tepelerini mesken tutan gözcü : Obi (Van Kenobi olanı değil)

Mal değneği Prens Raji

İşte bi de bu var!! Zen'in abisi İzana'dan asalet şelale gibi akıyor... <3