Gouda Takeo, 2 metre boyunda, 120 kilo, genç irisi bir ergendir. Ürkütücü görüntüsünün tersine pamuk gibi bir kalbe sahip olan Takeo, etrafındaki kişilerce de çok sevilen ve saygı duyulan bir çocuktur. Basketbol hariç tüm spor dallarında iyidir, efendi ve naziktir, devamlı arkadaşlarının arkasını kollar... Takeo'nun aşk hayatı ise, hoşlandığı kızların en yakın arkadaşı olan Sunakawa'ya yazılması ile sınırlıdır. Yakışıklı Sunakawa'nın aşk hayatı ise Takeo'nun hoşlandığı kızları reddetmekle geçmiştir.
Bir gün Takeo ve Sunakawa metroda tacize uğrayan bir kız görürler. Takeo, tacizciyi, kolunu kibrit çöpü gibi havada sallamak suretiyle, etkisiz hale getirerek kızı bu zor durumdan kurtarır. Adı Yamato Rinko olan bu sevimli kız, kahramanı olan bu dev adamdan çok hoşlanırken, Takeo ise kıza aşık olmuştur.
Öte yandan saftirik Takeo, kızın yine Sunakawa'dan hoşlandığını düşünmektedir. Sunakawa'nın kendisi yüzünden kızları hep reddettiğini ve böyle giderse mutlu olamayacağını düşünen Takeo, Yamato ile Sunakawa'nın arasını yapmaya çalışır. Bu büyük yanlış anlaşılmadan nazik Sunakawa'nın yönlendirmeleri sayesinde kurtulan ikilimiz, ilk aşklarını yaşamaya başlarken, tecrübesizlikleri ve komik hareketleri ile (bir el ele tutuşma macerası var, atom parçalanıyor sanki) gönüllerde taht kurarlar.
Manga serisi çok sevildiği için animeye uyarlanmakta gecikmeyen Ore Monogatari (Benim Hikayem), inanılmaz sempatik bir çifti konu alırken, kah önyargılar, kah kıskançlıklar ile sınanan bir ilişkiyi de gözler önüne seriyor. Nefis pastalar yapan sempatik Yamato, iyi niyeti ve saflığı karşısında dilimizin tutulduğu Takeo ve coolluk müessesinin tarihini yazan Sunakawa ile bol bol güldüğümüz bir anime serisi olmuş bu.
Not: Streç film sahnesi anime tarihinin en kült sahnelerinden olmaya aday ben söyleyeyim şimdiden. :))) Ayrıca live action dizisi de geliyor.
 |
Koca dudaklı iyi bi insan : Takeo |
 |
Yakışıklı ve cool : Sunakawa |
 |
Yüzük ağızlı Yamatocuk |